28 Şubat 2010 Pazar

Fotografçılığa Giriş İçin Bir Kaç Temel Küçük İp Uçu

Kücük diyafram uzağa doğru netsizleştirir yani flulaştırır, yakının netliği yüksektir.

Düşük enstantene hızı durgun objelere

diyafram aralıgı büyüdükçe uzak net olur.
diyafram aralığı küçülürse yakın netleşir


enstantene hızı makinaya ışığın ne kadarda girip çıkacağını bildirir bizlere.
1 sn, 3 sn 10 sn vs.. düşük enstanteneyle bir anı yakalayabilirız yuksekle 5 sn sonra olucak bir olay anını gibisinden.



Konstrat renk gecişi olarak adlandırılabilir. Birden maviden açık maviye geçis olabilir veya bu geçis yavaş yavaş olabilir. Işık ne kadar çoksa konstrat o kadar artar. Konstrat oranı eğer yüksekse fotografa derinlik verir. Bu alçakta olabilir kış gününde mesela.
Işık daha azdır geçişler yumuşaktır. Işığın geliş yönüde konstrat oranını belirler.


ışık türleri
a. cepheden gelen ışık: pek gölge olmayacağı için derinligi azaltır ama nettir.

b. yandan gelen ışık: dramatiklik katar,derinlik sağlar düzgün kullanılırsa.

c. yukarıdan gelen ışık : aşırı parlamalar ve derinlikler oluşturabilir pek tercih edilmez.

d. arkadan gelen.: güneşin önünde insan gün batıyor karartılı olur.


ışık renkleri kelvinle adlandırılır 5000 kelvın gün ışığıdır. Kışın ve yazın farklı ışıklar vardır. Kırmızı mavi ve yeşil.

Kırmızı sıcak mavi soğuk bunları düzenlemek içinse. Maviyi azaltmak icin kırmızı kırmızıyı azaltmak için mavi filtre kullanılır.

27 Şubat 2010 Cumartesi

Sinemada Anlatım Şekilleri Üzerine



Sinemada iki biçim düzlemi mevcuttur; olaylar ve biçim düzlemi mevcuttur. Olaylar kişilerle anlatılabilir. Biçim düzlemi bir kamera hareketi ve benzeri olabilir.Örnek filmler; Joseph Losey - accident - ev kaza huzursuzluk (anlatım yolları olayla veya biçim düzlem)
Direk olarak kişiler üzerinden anlatım olabilir yada müzikle kamera hareketiyle bu bildirilebilir. Mutlu bir ev içinde dışarıdan gelen kaza sesi o mutlulugu biraz bozabilmektedir.

Üç anlatıcı varlıgı vardır;

1.Karaktere bağlı bakış açısı
2.Herşeyi bilen bir bakış açısı
3.Tarafsız gözlem bakış açısı

Sinemada altı anlatım işlevi vardır. Bunlar açıklamaları ile şu şekildedir.

•Gerçekci : Somutlaştırma gerçeğe uygunluk
• Dramatik : Kameranın odaklanması ve gösterdikleri olabilir.Örnek; Bir bıcagın ekranda yer alması filmi etkiler suratlar ve davranışları değişir.
•Tematik : Maddelerden yola cıkarak anlatım olur. Oyuncular bunu farketmez izleyici anlamalıdır. Örnek; Filmde teknoloji tartışılıyor ve kahve makinasını çalıştıramayan rolde kişi.
•Lirik duygu atmosferi oluşturmaktır: Dramatik ve tematik sahneler lirikle yani bir müzikle vs. desteklenebilir. Arkadan geçen bir kuş, özgürlük için
bağdaştırmalara yer verilmelidir. Başarısız olursa izleyici filmden kopar dönmesi zor olur bu yöntemde.
• Güldürü : Bir olayı baştan ayarlayıp gülme sağlamak. Oyuncunun kokaine doğru hapşurması ve kokainin ucusması bu sahne oncesi kokainin cok pahalı oldugu belirtilmiştir. Örnek film;
Annie hall - kokain güldürü
• Gereksiz, olmayan işlev : Teknik aksaklıklarla ortaya cıkabilir. Çok ışıklı bir ortamda çekim, filmin bir bölümünün tekrar etmesi (psikolojik rahatsızlık
olarak lanse edilebilr) vs bunlar dezavantajdır avantaja cevrılebilir zorda olsa.

stop motion: Filmler de sahnenin normal çekim hızından daha düşük hızı, ağır çekim olarak adlandırılır.
over exposed: Fazla ışıklandırılmış filmlerdir.

back projection : tekrar gösterim anlamındadır, tekrar çekimde denebilir.


over exposed : Tekniksel aksaklığın beğenildiği filmler ve bunların teknik hali alması. Yani tekniksel aksaklığın ters tepmesi yerine izleyiciye olumlu görülmesidir.Buna örnek olarak şu filmleri verebiliriz.

Marnie - aşırı ışıklandırma - Hitchcock

sadwust and tinsel - aşırı ışıklandırma - Ingmar Bergman

15 Şubat 2010 Pazartesi

Funny Games - Michael Haneke




Bildimiz gibi Funny Games tekrar cekimdir. Haneke 1997 de almanca cektigi filmi tekrar U.S versiyonunda cekmistir.

Haneke ``sessiz gerilimi`` basarabilen ender yonetmenlerdendir, Bunu cache ( SAKLI) filmiyle tam mansiyla kanitlamistir. Funny Games filminde siddet cok farkli sekilde ele aliniyor. Mesela su sorular bize soruyor.

Siddet insanin dogasinda mi var, yoksa ogrenilmis bir davranis midiir?

Siddet icin bir sebep mi aramak lazim, yoksa bir ihtiyacin parcasi midir?

Siddet kendi cikarlarimiz icin kullanildigi zaman ( guvenlik, teror vs...) mubah oluyorda zevklerimiz icin kullanildiginda neden mubah olmasin?

Filmin bizi bu sorulara yonlendirmesi dahi cok onemlidir. Haneke filmlerinde merak ve ardindan gelen sessiz gerilim on plandadir. Haneke bazi sahneleri istiyerek uzun ceker cunku bu izleyicide merak uyandirir. Ornegin cocugun oldugu sahnede, cocuk gosterilene kadar kimin oldugunu bilmiyoruz , sadece tahmin ediyoruz ve bu bizde merak uyandiriyor. Uzun sahne cekimlerinin bir nedeni ise izleyiciyi olayin icerisine sokmak istemesindne dolayidir. Kisiyi oyunun bir parcasi haline getirmek istedigi sahne Paul`un kameraya donup izleyiciyle konustugu sahnedir.

Funny Games bir cok yonu ile farkli bir gerilim tarzi yaratmasi acisindanda on plana cikmis bir filmdir. Burada seyirci bir taraf tutup tutmamasinin yani sira siddeti farkli bir acidan ele almasi gereklidir.

Funny Gamesin bir onemli ozeliigide bir cok diyalogun sinir bozucu olmasidir, tabikide bu diyaloglar ozenle secilmistir. Cunku bu da oyunun bir parcasidir. Psikolojik baski altina alip , sinir bozucu eylemlerin ve cumlelerin kurulmasi bir cogumuzun sevmedigi bir tarz olabilir fakat insan psikolojisini zorlamasi acisindan bir cok yonu ile ders niteligindedir. Ornegin ( Naomi Watts ) Ann Farberin soyunmasini istedikleri sahne veya basit sorularin soruldugu sahneler. Veya heran bir kisinin olebilecegi bir durumda basit diyaloglar kurulmasi, sinir bozucu hareketler...

Ayrica filmin basindaki iki farkli muzik tarzida ozenle secilmistir. Sessizlik ve kargasa zit sekilde ifade edilmistir.

Funny Games ayni zamanda seri cinayetleri icerisinde barindirmaktadir, Ann ve George tatilden donup komsularina seslendiklerinde Paul ve Peter da oradadir. Baslarina gelecek olaylarin baslangici ilk bolumde gosterilmistir.


Paul ve Peter planladiklari oyundan ve siddetten sinsi sekilde haz almaktadirlar cunku siddeti bir maddi kazanc veya kariyerleri icin degil, siddeti farkli sekilde kullanmaktan hoslanmaktadirlar. Kelime oyunlari, sinir edici diyaloglar, sadomazosizm ve fetisizm bu karakterlere uyan kavramlardir. Paul ve Peter her ne kadar saf gibi gorunselerde aslinda planladiklari oyunu cok iyi bilmektedirler.Bizler izleyci olarak bu tur seylerin gercek hayatta olmasindan rahatsizlik duyariz fakat filmde izlenildigi zaman bu tur kavramlar uzerine daha cok zaman ayrilip konusulmasi gerektiginide bilmeliyiz. Funny Games ayni zamanda ``rahatsiz edici filmler`` kategorisindede ust sirlarda yerini almistir.


Bir cogumuz toplumun insanlara bictigi`` iyi aile cocugu`` rolunu oynasini cok sever, boylece insanlarin taktirini kazanir, istedigimiz kisi elde eder, gerekli insanlarinda gozunu girecegimizi dusunuruz. Fakat ne kadar iyi olsakta , amaclandigimiz veya samimi sekilde istedigimiz seyleri elde edemedigimizde , toplumdaki bireylere karsi acimazsiz bir siddet duygusu hissedebiliriz.Iste bu siddet duygusu, icerimizdeki ,kin, ofke, ve en onemliside nefreti aciga cikarir. Bu tur duygulari bir sebebe baglayarak yorum getirebilirsiniz, ( psikologlar bunu yapmayi cok sever) peki ya ortada bir sebep yoksa?

Selçuk AVCI

13 Şubat 2010 Cumartesi

Deli Deli Olma - Murat Saraçoğlu




Gençliklerinde birbirini deli gibi seven iki insanın yaşlılık öyküsü. Konuşmalarda yöresel şiveye önem verilmiş buda oyuncuların ağzına çok yakışmış. Konunun derinine indiğimizde iki seven insanın aslında sadece din, ırk ayrımı yüzünden bir araya gelemediğini öğreniyoruz.

Filmin çok uzatılmaması güzel olmuş ve tam bitmesi gereken yerde bitiyor. Gereksiz sahneler yok ve orada ki toplumsal yaşam ve insanların kültür seviyesi yönündende aktarımları başarılı.

Filmde erkek karakter Mişka yalnız ve kimsesiz bir yaşam sürmektedir. En sonunuda babasınıda kaybeder ve yalnızlığına yalnızlık eklemiştir böylelikle. Popuç ise Mişka'ya gençliklerinde beraber olamadılar diye karşı cephe almıştır. Mişka'nın onu istemediğini düşünür. Ama herşeye rağmen Mişka ölürken yanında Popuç vardır!

Hayat Varmıymış ?



Hayat Var - Reha Erdem

Reha Erdem'in 2008 yılında vizyone giren Hayat var filmi beş vakit filmindeki gibi çocuklar üzerine kurulmuş. Hayat adlı çocugun yaşadığı bunalımı ve zorluklarını anlatıyor. Filmin arkasından gelen çocugun sıkıntıdan inleme seside izleyiciyi geriyor.

Anne ve babanın boşanmış olması ve sorumsuz davranışlarda bulunması nedeniyle Hayat'ın üzüntülü, çevreden uzak ve yalnız bir yaşam sürmesine sebep oluyor. Derin bir şekilde çocugun psikolojisi ekrana
eksiksizce yansıtılmış. Filmde konuşmalara pek yer verilmemiş ama görüntüylede çok şey anlatabiliyor. Ayrıca Orhan Gencebay'ın bir şarkısı filmin müziği olmuş. Reha Erdem bu filminde çocukların sevgiye, ilgiye ihtiyacı vardır demek istiyor.

Hayat filmin sonlarına doğru ise 15 yaşlarında bir çocukla sıkıntılı yaşamından uzaklara kaçıyor. Belkide o yaşına kadar hayat var'mış diye ilk o zaman düşünüyor.

8 Şubat 2010 Pazartesi

Lost Highway - David Lynch

Sinema sanatının belki de en karmaşık figürlerinden, kara filmlerin ustası, yoldan çıkmış karakterlerle dolu filmlerin yönetmeni David Lynch , filmlerinde simgelere, ruya-gercek ve gercek ustu olaylara yervermektedir. David Lynch nin bir cok filminde , filmi giris –gelisme ve sonuc uclusune dayandirmaya calismak yapilacak en buyuk hatalardan birisidir. David Lynch Hesapli ve amaclidir buna karsilik ``anlam`` onun dikte ettigi, uzerinde direttigi bir son nokta degildir. Lynch filmlerinde ``amac`` filmin verdigi mesaji anlamaya calismak olmamali , aksine filmdeki duygusal butunlugu hissetmek olmalidir.

Kendi Ağzından

"Herşeyin ne anlama geldiğini ya da nasıl yorumlanacağını bilmemek daha iyidir, çünkü aksi takdirde olayları kendi akışına bırakmaya korkarsınız. Psikoloji, gizemi ve büyü niteliğini yok eder. Anlamlardan konuşmak beni çok rahatsız ediyor. Çünkü anlam çok kişisel birşeydir ve herkese göre değişir..."

"Gizemi ve bilinmeyeni severim; neler olup bittiğini bilemediğim için karanlık ortamları da… Dış görünüşün altında bir şeyler saklı olduğu fikrinden hoşlanıyorum ve sanırım insanlar bilmedikleri bir şeyi veya daha önce hiç bulunmadıkları bir yeri seyretmeyi seviyorlar."

David Lynch filmleri uzerine 10 kavram

1 – Simgesel/Objesel Anlatim
2 – Ruya – Hayal ve Gercek uclemesi
3 – Zaman unsurunun farkli sekilde kullanilmasi veya hic kullanilmamasi
4 – Sarisin ve esmer kiz ikilemi
5 – Farkli muzik tarzi
6 – Anlam karmasasi
7 – Fetisizm
8 – Sex
9 – Rahatsiz edici temalar
10 – Kurgusal Zeka

Gelelim Lost Highway Filmine


1 - Oncelikli sunu aklimizdan hic cikarmayalim. Filmde Fred karakteri filmin başından beri hapishanededir..Karısını öldürmüştür çünkü kendisi iktidarsız olduğu için onu Dick'le ( Porno Film Yapimcisi) aldatmıştır. Dick bir porno şirketi sahibidir.Böylelikle Fred'in karısı Renee cinsel tatminsizliğini yenmek istemektedir.

2 - Filmin basindan Fred``in hapishaneye girmesine kadar olan bolum Fred`in gercek hayattaki tanidiklaridir. Yani gercek karisi Renee( Siyah sacli) `dir. Iki dedektefin eve gelip inceleme yapmasida aslinda karisinin olumunden dolayidir. Maskeli gizemli adam ise Fred`in basindan beri kendi kafasinda yarattigi birisir, yaptigi seyelre yon vermesini saglayan ya da oyle dusunmesini saglan kisidir. Eve surekli gizli video kasetlerinin gelemesinin anlamida , Fred `in kendi ile yuzlesmesini saglamak icin bir nedendir.

3 - Fred partiden cikip Renee ile eve donerken aralarinda bir konusma gecer. Burasi cok onemlidir. Renee Moke adinda bir yerde Andy ile tanismis ve Renee`in Porno sektorune girmesi de boyle baslamistir. Bu sekilde Fred`i aldatmistir.

4 - Simdi gelelim Fred`in hapishane den sonra beyninde yasadiklarina. Buradan sonraki izlediklerimiz, gercek karakterlerin ismini Fred kendi yarattigi dunyada degistirmistir. Hapiste, aldatılmış olmanın hırsını yenemediğinden ve karısına aşık olmasına rağmen onu cinsel açıdan tatmin edememenin vermiş olduğu eziklikten dolayı kendisinin tam aksi olan bir Pete karakteri yaratmıştır. Doktor Fred`e son zamanlarda uyuyup uyumadigini sorar Fred ise uyuyamadigini soyler, duzenli uyku uyuyamadigindan dolayi beyninde catismalar ve flashback dedigimiz gel-gitler yasamaktadir. Eddy`in( Aslinda Dick) otomobil tamircisinde yaninda getirdigi Alice (Aslinda Renee ) karakteri Fred`in karisinin onu arzulayan , isteyen halidir. Fred bu beyninde ole olmasini istedigi icin sarisin yapmistir ve ismini degistirmistir. David Lynch nin sarisin-esmer kiz ikilimine iyi bir ornektir. Boylece Fred kendi yarattigi utopyasinda hem karisini tatmin etmis olacak hem de Dick ve Andy `den intikam olmis olacaktir.


5 - Tam olarak Fred`in Alice ve Pete karakterlerini kafasinda yarattigi an doktorun ilac verip Fredi odasina yollamasindan sonraki andir. Yani Fred`in hapishane kapisindan dogru baktigi andir. Ve muthis bir yonetmen zekasi tam burada anliyoruz.. Gardiyan odalari kontrol ettiginde Fred kendi yaratmis oldugu karakter Pete oluyor. Simdi diyebilirisiniz ki gardiyan ve digerleri nasil Fred`i Pete olarak goruyor. Cok basit cunku Fred kendi beyninde bunu oyle olmasini istiyor, yani oyle hayal ediyor ya da gerceklessin istiyor.

6 - Yine cok guzel bir ayrinti suradadir , size cok onemli dedigim yeri hatirlayin. Filmin sonlarina dogru Alice`e Pete e derki; Eddy ile Moke diye bir yerde tanistigini ve Porno sektorune de ole girdigini soyler, bu bize aslinda Fred`in karisi yani Renee `in arbada soylediklerinin aynisdir. Yani Renee aslinda bu sekilde porno sektorune girmis ve Fred`i aldatmistir. Nasil oldugunu zaten bir sonraki sahnede (Ailce`nin soyundugu sahne) gormekteyiz.

7 - Pete karakterinin Seila adinda biriyle surekli cinsel iliskiye girmesinin nedeni sudur; Fred kendi beyninde Pete karakterini cinsel iktidari guclu olan birisini yarattigi icin ( yani tam kendinin zit karakteri) bize bunu gosteriyor, ayni zamanda bundan su yorumda cikabilir, eger Fred iktidari yerinde olan birisi olsaydi daha fazla cinsel iliskileri olurdu. Belki de beyninde yarattigi Pete karaktei Saila`yi aldattigi gibi kendisi de gercek hayatinda karisni aldatabilirdi.

8 - Pete otomobil tamircisinde kendi caldigi bir muzigi radyoda duyar ve ondan hoslanmadigini soyler. Yani Fred o anda kendi dunyasinda guzel giden bir hayati yasarken gercek hayatinda kendisyle yuzlesen bir ses duyar bu yuzden radyoda duydugu muzigi begenmez., cunku Fred kendi hayati degil Pete gibi bir hayati hayal eder.

9 - Filmin basinda sari cizgili yol cikmasinin nedeni bize bir yolculuk ve surekli gitmeyi hatirlatiyor. Yani Fred`in kendi beyninde yaptigi yolculugu.sembolize ediyor.

10 - Col gibi bir yerde Pete Alice`ye neden kendisini sectigini sorar . O da hala beni istiyorsun di mi? Herzamankinden cok diye cevap verir. Iste burada Alice yani Renee`in zit karakteri neden Pete sectigini yani Renee `in neden Fred`i secmedigini anliyoruz, Cinsel iktidara sahip olan kisi secilmistir.

11 - Colde Pete ve Alice sevistikten sonra Alice Pete`nin kulagina aynen sunu soyler: Bana asla sahip olamassin. Simdi bu cumlu o ortami bozan bir cumledir, yani az once birbirlerini cok isteyen iki kisiden birisinin soyledigi sey ortami bozan yani o duruma ait olmayan bir seydir. Iste tam burada Pete Fred karakterine donusur yani Fred`in beyninde bir geri donus , gel – git yasar. Bu yuzden o cumlenin ortami bozmasi Pete nin Fred`e donusmesini saglar. Tabiki bunlarin hepsi Fred`in hapisahanede uykusuzca gecen gunlerindeki beyninde yasanmaktadir.


12 - Gelelim ``Lost Highway `` Hoteline . Fred hotele gidince (dikkat edelim burada gizemli karakter bize Alice nin Renee oldugunu soyledi) 25 numarali odaya, cunku 26 numarali odada porno yapimcisi gercek hayattaki esi ile yani Renee ile cinsel iliski yasiyor. Simdi burada iki cesit yorum yapabilriz. Birincisi burada Fred gercek hayatta yasadigi bir flachback olayina donmustur yani gercekte de Renee`in kendisini aldattigi an boyle olmustur ve Fred onlari yakalamistir diyebiliriz. Ikinci yorumda su sekilde olur Fred hala kendi yatarattigi bir utopyanin icerisinde oldugu icin olayin oyle gerceklesmesini saglamis ve bu sekilde de porno yapimcisindan da intikamini almis olacaktir.


13 - Guzel bir ayritiyida anlatip son bolumdeki muthis ayrintiya gecegim. Colde Pete Fred`e donustukten sonra gizemli karakterimiz yani Fred`in kendi beyninde ona yon vermesini ve yapmasi gerektigi gibi davranmasini saglayan ( Porno Yapimcisini oldururken bicagi gizemli karakter veriyor) kisi ortaya cikiyor. Burada Alice nin adininRenee oldugunu eger sana Alice dediyse yalan soylemis olacagini belitriyor, buradanda anliyoruz ki Fred o karakteri beyninde yaratmisir.


14 - Gelelim son bolum ve en kafa karistirici oldugunu dusundugumuz bolume. Filmin sonunda Fred evine gelir ve megafona filmin en basinda oldugu gibi sunu soyler ``Dick Laurent oldu`` der. Ilk cumlemi iyi hatirlayin Fred filmin basindan beri aslinda hapishanededir, evi olarak gordugu yer aslinda beynidir. Bunu anlamanin en kolay yolu partide Fred`in gizemli karakterle yaptigi konusmayi hatirlayin. Gizemli karakter soyle der ben aslinda su an senin evindeyim, yani o anda Fred hapishanede gizemli karakterde Fredin beynindedir. Filmin sonunda kendi kurmus oldugu utopyada yani Pete karakteri ile yasamak istedikelri yasadiktan sonra ve Porno yapimcisini da oldurdukten sonra beynindeki utopya tamamlanmis oluyor. Ve gorev beyninde tamamlandigi icin kendi kendine yani beynine aynen sunu soyluyor. Dick Laurent oldu..

15 - Polislerin pesine dustugu an da, beyninde yatarattigi karakterler gorevlerini tamamladigi icin bir gercege donus ve cildirma ani yasaniyor yani tekrar gerceklerle yuzyuze gelmis oluyor. Sonuc Fred hic hapisten cikmadi. Sadece yasadiklarini ve yasamak istediklerini beyninde kurgulayip bize anlatti.


Hazırlayan Selçuk AVCI'ya teşekkürler

5 Şubat 2010 Cuma

Nekromantik




1988 yapım olan Nekromantik filminden bahsedicem. Film bazı kesimlerce kült film olarak anılmaktadır. Senaryo itibariyle farklı bir film görüntüsü vardır ,oyunculuklar ise çok iyi denilemez.

Filmde konu alınan olay nekrofili yani ölü insanlardan veya organlarından cinsel anlamda hoşlantı, ölü sevicilik. İnsan psikolojisini tahribe uğraması sonucu ne gibi sonuçlar ortaya çıkabilceğini anlatmaya çalışmış film. Çocugun küçüklüğünde bir olaydan etkinmesi üzerine ileride yaşadığı bozuk psikolojiyi anlatıyor. Ana karakter hastane morgunda çalışan ve nekrofilik düşünceler içerisinde olan bir kişi. Hastaneden kimi zaman ölen insanların organlarını veya cesetlerin tümünü kaçıraraktan onlarla ilişkiye girmektedir. Filmin sonunda ise bunu yenmek için normal bir bayanla ilişkiye girmeyi dener ama başaramaz bunun sonucu karşısında ki insanıda öldürür. Kendini düzeltmeye çalışma denemelerine rağmen asla başaramayacaktır, kendini öldürmesiyle film son bulur.

Film korku türünü çok içermiyor, bazı sahnelerde aşırı iğrenmeler olabilir. Bazı film otoritelerince en rahatsız edici, iğrenç filmler arasında. Günümüz teknolojisine göre bazı ölüm ve kan sahneleri çok basit gözükebilir. Unutmamak
gerekir her olay bir sonuç doğurur.

3 Şubat 2010 Çarşamba

Avatar



Avatar filmi hakkinda bir kac sey soylemek isterim... Kesinlikle odulu hak etmeyen bir film. Oyle goruluyor ki Oscarida alacak, ve ben bir kez daha hak etmedigini soyliyecegim... Ozellikle Avatar ve 2012 filmlerini izledikten sonra, 2010 yilinda gosterime girmis ve teknolojinin icine edildigi iki sinema filmi diyebilirim. Cames Cameron 14 yil o zaman teknoloji yokmus... Film 500 Milyon dolara cekilmiş vs.. kulahima anlatsin onlari... kamerasindan tutan mi vardi cekseydi baska film. Titanic ten 14 yil film cekmeyip ortaya bu kadar basit bir senaryosu olan film cikarmak tam anlamiyla hayal kirikligi olsa gerek...Avatari sinemda 3d gozluklerini takip, teknoloji gormemeisler gibi filmden cikanlar sunu iyi bilsinler ki sinema sadece uc bes görsel efekt degildir. Avatarin senaryosu berbattir, hikayesi basiti gecemeyecek kadar klisedir. Oyunculuk diye birsey yok filmde zaten. 500 milyon dolari tamamen kullanilan teknolojiye yatirmislar... Matrix bilim-kurgu dunyasinda devrim yaratan filmlerdendir oysa avatar basit hikayesi, berbat oyunculari , yerli yersiz efektleri ile kesinlikle 10 uzerinde 6 yi gecemeyecek bir filmdir. Kaldiki filmde kullanilan teknoloji Cmes abimizin evinde urettigi bir sey degil, milyar dolarlik film sirketlerinin katkilariyla oluyorbu filmler. Medya filmi sisirdikce sisiriyor bunu hep yapiyorlar. Sinemayi pazar gunleri eglenecek yeri zannedenler fantastik dijital-techno filmlerini izlerken biraz sinema eleştirisi yapmasini ogrenseler cok guzel olcak... Velhasil diyecegim film geregindne fazla abartilmistir bunu bir kac yil sorna cok daha iyi anlaaycaksiniz çünkü ayni teknoloji ile , cok daha iyi hikayesi ve oyunculugu olan filmler ciktiginda avatarin ne kadar basit oldugunu goreceksiniz.

Selçuk Avcı

1 Şubat 2010 Pazartesi

Mulholland Drive

Oncelikle David Lynch`nin film tarzindan bahsederek konuya girmek isterim. Sinema sanatının belki de en karmaşık figürlerinden, kara filmlerin ustası, yoldan çıkmış karakterlerle dolu filmlerin yönetmeni David Lynch , filmlerinde simgelere, ruya-gercek ve gercek ustu olaylara yervermektedir. David Lynch nin bir cok filminde , filmi giris –gelisme ve sonuc uclusune dayandirmaya calismak yapilacak en buyuk hatalardan birisidir. David Lynch Hesapli ve amaclidir buna karsilik ``anlam`` onun dikte ettigi, uzerinde direttigi bir son nokta degildir. Lynch filmlerinde ``amac`` filmin verdigi mesaji anlamaya calismak olmamali , aksine filmdeki duygusal butunlugu hissetmek olmalidir.

Kendi Ağzından

"Herşeyin ne anlama geldiğini ya da nasıl yorumlanacağını bilmemek daha iyidir, çünkü aksi takdirde olayları kendi akışına bırakmaya korkarsınız. Psikoloji, gizemi ve büyü niteliğini yok eder. Anlamlardan konuşmak beni çok rahatsız ediyor. Çünkü anlam çok kişisel birşeydir ve herkese göre değişir..."

"Gizemi ve bilinmeyeni severim; neler olup bittiğini bilemediğim için karanlık ortamları da… Dış görünüşün altında bir şeyler saklı olduğu fikrinden hoşlanıyorum ve sanırım insanlar bilmedikleri bir şeyi veya daha önce hiç bulunmadıkları bir yeri seyretmeyi seviyorlar."

David Lynch filmleri uzerine 10 kavram

1 – Simgesel/Objesel Anlatim
2 – Ruya – Hayal ve Gercek uclemesi
3 – Zaman unsurunun farkli sekilde kullanilmasi veya hic kullanilmamasi
4 – Sarisin ve esmer kiz ikilemi
5 – Farkli muzik tarzi
6 – Anlam karmasasi
7 – Fetisizm
8 – Sex
9 – Rahatsiz edici temalar
10 – Kurgusal Zeka

Gelelim Mullholand Drive Filmine

Filmde Rita yani esmer kiz, Silencioda (operada) Betty`den aldigi mavi kutuyu evde acmasina kadar olan bolum Betty`nin yani sarisin kizin ruyasidir. Bunu anlmanin en kolay yolu filmin daha yazilari dahi cikmadan sarki soyleyen kizlar dans eden kizlar ve erkekler den hemen sonraki sahnede carsafin altinda uyuyan birisin nefes alislarindan anliyoruz. Bu arada sunu belirtim Ruyayi goren kisi Diane Selwyn dir. Diane ruyasinda kendini Betty olarak adlandiriyor. Kutu acildiktan sonraki bolumlerde gorduklerimizse Betty`nin daha dogrusu Diane nin gercek hayatidir. Diana Hollwood`a unlu olmaya gelmis ve film secmelerine katilmis ama basarili olamamis, Filmde istedigi rolu Camilla almis; ( Diane ruyasinda Camilla`yi Rita olarak adlandiriyor) orda arkadas olmuslar; bu arkadaslik tabi ilerlemis anladigimiz kadariyla bi lezbiyen iliskiye donusmus. Ayni zamanda Dianne esmer kiza gercektende duygusal olarak baglanmistir. Daha sonra asik oldugu Camilla yakaladigi basariyla birlikte yonetmen Adam Kesher`le cikmaya baslamis. Bu olayi icine sindiremeyen basarisiz kiz Diane bunalima girmis. Zaten odasinda depresyonda ki ve surekli yatakta olmasinin ve bundan dolayida ruya gormesinin sebebi bundandir. Daha sonra Camilla`yi oldurtmek icin bi adam tutmus. ( Koridordaki adami , sisman kizi ve odadaki adami olduren sarisin adam , Diane`nin tuttugu katildir.) Bu katile daha sonra bir cafede Diane ile konusurken rastliyacagiz ve cafede calisan kizin ismide Betty dir, ruyasinda kendini Betty olarak gormesenin sebebide bundan dolayidir. Bu isim bilinc altina yerlesmis ve ruyasinda kendisinii Betty olarak adlandirmasnin sebebide bundan dolayidir.

Katille bulustugu sahnede, kiralanan adam isi bitirdiginde mavi anahtarini Diana`ya bi sekilde ulastiracagini soyluyor. Filmin son sahnesinde Diana mavi anahtari sehpasinda gorup Camillanin oldugunu anliyor ve intihar ediyor...


1 - Diane ruyasinda koseden cikan gorile benzer bir sey goruyor, bunun sebebi gercek hayatta o cafede gordugu adamin yuzunden kaynaklaniyor, bilinc altina yerlesen bu adamin yuzu ruyasinda kotu bir varlik olarak gorunuyor. Sonucta ruyalar kendi istegimiz dogrultusunda gerceklesmedigi icin beynimizi bizi istedigi sekilde yonlendiriyor.

2 - Bir baska ayrinti ise Diane`nin ruyasinda calan telefona ve sigara ile dolu kul tablasina dikkat ediyoruz. Ayni telefon ve kul tablasi alsinda gercekte kendi odasinda bulunan telefon ve kul tablasidir yine bu objeler bilinc altina yerlestigi icin , ruyasinda telefon gordugunde bilinc altina yerlesmis olan telefonu yani kendi odasindaki telefonu goruyor.

3 – Bir baska cozumleme ise ruyasinda halasi olarak gordugu kisi aslinda Adam Kesher`in annesidir. Gercek hayattaki tanidiklarini ruyasinda farkli karakterlere burunmus olarak goruyor. Katilin ( ruyasindaki uzun sacli sarisin adam) mavi anahtarini Rita`nin cantasindan cikan bicimsiz anahtar seklinde ya da yonetmenin evinde kahve icerken gordugu adami ruyasinda kahveyi mendile tukuren adam seklinde goruyor.

4 – Rita`nin cantasindaki para ( ruya ) aslinda Diana`nin katile verdigi paradir.(Gercek)

5 – Rita`nin acmis oldugu mavi kutu ruya ile gercek arsindaki zamani temsil ediyor. Rita kutuyu acmasi, Diana`nin uykudan uyanmasina sebebiyet veriyor. Mavi kutuyu bir nevi ruyadan gercege gecis oalrak dusunmek lazim. Zaten dikkat edersek kamera mavi kutunun icine giriyor mavi kutu dusuyor ve bir sonraki sahnede yok oluyor . Kutunun gorundugu sahne hala ruya , kutu sahneden ciktigi andan sonra Dianna`nin gercek yasadiklaridir. Fakat tam ruyadan uyanis bolumu oldugu icin o sirada hala gidip gelmeler olur., Ornegin Sapkali kovboyun gorunmesi gibi….

6 – Komsulari, Diane kapiyi actiktan sonra seni iki dedektif sordu diyor. Burada onu gercektende iki dedektif sormus olabilir, Diane bu olayi ruyasin da kendisi ve Rita`nin komsularina gidisi olarak goruyor. Ayrica cok ince bir ayrintida sudur; filmde Diane`nin gercek hayatta yasadiklari o anda gerceklesmiyor , yasanmis bitmis bir olay bize gosteriliyor. Yani Diane , Camilla`ya asik olmus, olaylar yasanmis, katil tutulmus, dedektif Diane`yi sormus … , bu olaylar yasanmis sonra Diane bunalimda oldugu bir zamanda yatagina yatip ruya gormustur.

7 – Kazanin gerceklestigi yere dikkat edelim.. Kaza yapilan yere dikkat edersek , gercek hayatta Diane burada bir Party ye ( Adam ve Rita`nin evliliklerini aciklayacaklari yer ) onlarinin evliligi , Diane icin kotu bir seyi temsil etmesi gerekli, bunu da ruyasinda kaza olarak goruyor. Ruyasinda Rita orada kaza yapiyor ama gercekte kendisi orada bir partiye ( onun icin kotu bir sey) gidiyor. Ve o partide ruyasinda gordugu karakterleri arkada yururken hayal ediyor. Yani bu party de, ( ruyasinin etkisinde kaldigi icin) bazi karakterleri aslinda ruyasinda kendini ve Camilla`yi ya da digerlerini olmasini istedigi sekilde gorur. Partide arkadan gecen kovboy bunu cok guzel sekilde acikliyor.


Sonuc olarak gercek hayatta Camilla`ya karsi yenilgisini ruyada bi galibiyete ceviriyor. Bununla birlikte gercek hayatta Camilla`nin secildigi filmin secmelerinde basarisiz olmasini sanki bu isin arkasinda kendisine yani Diane komplo kuran buyuk gucler varmis gibi algiliyor. Ruyasinda da mafya vari insanlar, telefon konusmalarini kendi lehine cikacagi sekilde goruyor. Yani gercek hayatta rolu kaybetmis, bunu ruyasinda kazanmis sekilde goruyor.


Hazırlayan Selçuk AVCI'ya teşekkürler